Karahan’dan faiz konusunda temkinli yaklaşım
Başkan olduktan sonra ilk yüz yüze röportajını Bloomberg’e veren TCMB Başkanı Fatih Karahan politika faizinde atılacak adımların 2025 ve ötesindeki enflasyon hedeflerine ulaşmak için ayarlanması gerektiğini belirtti.
Enflasyonun haziran ayında sekiz ay sonra ilk kez gerilemesi TCMB’nin yüzde 50 seviyesindeki politika faizini indirebileceği spekülasyonlarına yol açmıştı. Birçok analist TCMB’nin dördüncü çeyrekte faiz indirimi yapmasını beklerken Goldman Sachs bu çeyrekte bir indirim beklentisini dile getirmişti.
Perşembe günü TCMB’nin İstanbul’daki binasında konuşan Karahan faiz indirimi zamanlamasına ilişkin yorum yapmazken “Temkinli yaklaşımımızı korumamız gerekiyor” açıklamasını yaptı.
Enflasyonda düşüş sürecinin ve iç talebin zayıflamaya başlaması sonrası parasal gevşeme yolunda en büyük engel firmaların ve hanehalkının enflasyon beklentileri ile TCMB’nin tahminleri arasındaki fark oldu. TCMB bu yıl sonunda enflasyonun yüzde 38’e gerilemesini, 2025 yıl sonunda yüzde 14 ve 2026 sonunda yüzde 9’a düşmesini bekliyor.
Karahan “Bu yılki hedefi tutturmak kredibilite kazanmak için kritik ve bunun için ne gerekiyorsa yapıyoruz. Ancak bunun nihai hedef olmadığını not etmek gerekir” dedi.
“Beklentilerde daha net iyileşme bekliyoruz”
TCMB verisine göre 12 aylık enflasyon beklentilerinde hanehalkı ve firmalar, piyasalardan ayrışıyor. Hanehalkı bu yıl sonunda yüzde 70 civarı TÜFE beklerken piyasa katılımcıları beklentileri TCMB tahmininin üst bandı olan yüzde 42’ye yakınsıyor. Karahan “Hanehalkı ve firma beklentilerinde daha net iyileşme görmek istiyoruz. Böylece enflasyon beklentilerinin dezenflasyon sürecine destek vereceğine ilişkin biraz daha rahat olabiliriz” diye konuştu.
Karahan, gelecek ay Ankara’da TCMB’nin enflasyon raporu sunumunu gerçekleştirecek.
Karahan haziran enflasyon verisinin ekonomist beklentilerinden düşük gelmesine rağmen bu düşüşün ciddi ve kalıcı olduğu sonucuna varmak için “erken” olduğunu belirtti.
TCMB Başkanı temmuzda elektrik ve yönlendirilen fiyatlardaki artışın aylık enflasyona 1,5 yüzde puan yukarı yönlü etki yapmasını bekliyor. TCMB için talebi zayıflatmak ve sağlıklı bir cari dengeyi
sağlamak için kısıtlayıcı politika kritik önem taşıyor. Talebin ılımlılaştırılması Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetiminin Mayıs 2023 seçimleri öncesi uyguladığı politikalardan keskin bir dönüş anlamına geliyor. Yüksek enflasyon rağmen ucuz krediye erişim tüketim patlamasına yol
açmış, beklentileri bozmuştu. O dönemde bu politikayı eleştirenler ödemeler dengesi krizi uyarısı yapmıştı. Karahan’ın da dahil olduğu yeni ekonomi ekibi, anaakım politikalarla enflasyonu düşürme tercihiyle, büyüme kompozisyonunu yeniden dengelemeye çalışıyor.
“Liranın reel olarak değer kazanmasının mühendisliğini yapmıyoruz”
Karahan’a göre sıkı politikasının “sonuçlarından” birisi Türk lirasında reel değer kazanımı oldu. Karahan “Liranın reel olarak değer kazanmasının mühendisliğini yapmıyoruz. Bu daha çok faizlerin yüksek olduğu bu politikanın doğrudan bir sonucu” diye konuştu. Politika, lira cinsi varlıkları daha çekici hale getirirken ve bu varlıklara talebi artırırken nihayetinde kurun reel olarak değerlenmesine de yol açtı.
Goldman Sachs gibi küresel bankalar rekabetçilikte düşüş ve ihracatçıların yüksek kur talebi gibi potansiyel endişeler sebebiyle liradaki yükseşte “sınırlı bir alan” olduğunu söylemişti.
Karahan para politikasının iç talebi düşürdüğünü ve enflasyon beklentilerini çıpaladığını belirterek ikisinin de ithalatı ciddi ölçüde azalttığına dikkat çekti. Reel kurda değerlenme ihracatı pahalı hale getirse de, Karahan’a göre enflasyon beklentilerini çıpalaması dolayısıyla cari açığı etkisi iyileştirme yönünde.
Yine de yetkililer liranın aşırı değerlenme yaşamaması için temkinli ve bunun için offshore liraya yönelik düzenlemeler devreye giriyor. Yetkililer koordinasyonu sağlarken Karahan
offshore swaplara ilişkin düzenlemelerin BDDK’nın uhdesinde bulunduğunu belirtti.
Bugüne kadar yürürlükteki düzenlemeler TCMB başkanına göre likidite sorununu daha yönetilebilir hale getirilmesinde yardımcı oldu.
“Rezerv biriktirmeye devam edeceğiz”
Karahan “Rezerv pozisyonumuzu iyileştirme ile ana hedefimiz olan dezenflasyonu başarma arasında denge kurmamız gerekiyor. Dezenflasyon aşırı likiditeden ve sermaye akımlarının yarattığı
kırılganlıktan kaçınmayı gerektiriyor. Bu ödünleşimleri iyi yönettik ve regülasyonların gevşetilmemesi bize yardımcı oldu” ifadelerini kullandı.
Pozisyonlarını hedge etmek isteyen yabancı yatırımcılar liraya erişimin kolaylaştırılmasını talep ediyor. Yetkililer ise volatilite artışı yaşanmasını istemezken önceki yönetim liraya
karşı kısa pozisyon alınmaması için bu kuralları hayata geçirmişti.
Bloomberg Economics’e göre TCMB ikinci çeyrekteki çok büyük sermaye akımları karşısında son 40 yılda görülmemiş ölçüde rezervlerini artırdı.
Rezervlerin daha da artırılmasının gerekliliğine işaret eden Karahan ana hedefleri doğrultusunda dezenflasyonun başarılması olduğunu söyledi. Karahan “Fiyat istikrarını önceliklendirmeye ve piyasa koşullarının elverdiği ölçüde rezerv biriktirmeye devam edeceğiz” değerlendirmesini yaptı.
Karahan gelecekte TCMB’nin Döviz yükümlülüklerini düşürmek isteyeceğini ve yurtdışı merkez bankalarıyla yapılan mevduat anlaşmalarının gözden geçirilebileceğini vurguladı.